Dünyanın birçok yerinde kız çocuklarının eğitim hakkı yok. Eğitim hakkı olan ülkelerde ise eğitim koşullarının iyileşmesine, kız çocuklarının kendilerini daha eşit ve güvende hissetmesine ihtiyaç var.
Toplumsal eşitsizlik, toplumsal gelişimin önündeki en büyük engel olarak tüm dünyada hissediliyor. Çalışmaların şu anki hızıyla devam etmesinin, 2030 yılında hedeflenen toplumsal eşitlik düzeyine ulaşmakta yetersiz olduğu raporlar tarafından ortaya kondu. (İlgili rapora bu linkten ulaşabilirsiniz) Kızların okula gitmeleri sorunun çözümü için büyük bir adımdır ama tek başına yeterli olmaz. Önemli olan kız çocuklarının günlük hayatlarında eşit hissederek büyümeleri.
Kızlar eşitliği evde hissetmeli!
Kız ve erkek çocuklarının eşitlik algıları okul çağına dek şekillenir. Ailelerin kız ve erkek çocuklarına yönelik tavırları toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin çözümünde kritik önem taşır. Evebeyn ve aile büyüklerinin toplumsal eşitlik ile ilgili tutumları kız çocuklarının yaşadıkları dünyanın kodlarıyla ilgili ilk kılavuzudur. Bu tutum, çocukların kendilerini tacizden korumalarından başlayan, haklarını savunmalarına, hedef koyabilmelerine ve bu hedef için çalışmalarına varan bir kapsamda etkilidir.
Kızlar eşitliği kitaplarda görmeli
Eğitim, dünyanın birçok yerinde köklü cinsiyet eşitsizliklerini de güçlendirici bir etkiye sahip. Kızların tüm konulardaki potansiyellerini gerçekleştirebilmeli ve motive olmaları için eğitmenlerden eşit düzeyde dikkat görmeleri gerekmektedir. Kitaplarda kendilerini, cerrah, bilim insanı, yönetici gibi bugüne dek erkeklerin prototipi olarak gösterilen rollerde görmeleri önemlidir.
Kızlar haklarını bilmeli!
Kız veya erkek tüm çocuklarının çocuk haklarını öğrenmeleri eğitimin başlangıç seviyesinde gerçekleşmelidir. Temel haklarını bilen çocuklar, günlük yaşamlarında gerçekleşebilecek olumsuz durumlara karşı savunma mekanizmaları geliştirebilirler. Ayrıca kız ve erkek çocuklarının ayrı ayrı haklarını öğrenmeleri toplumsal cinsiyet sorunuyla mücadele etmelerinde onlar için önem taşır.
Kızlar iyi örnekler görmeli!
İyi örneklerin çoğalması, kız çocuklarının bu örneklerle daha sık karşılaşması ve tanışması toplumsal cinsiyet sorunuyla mücadelede hepimizin sorumluluğundadır. İş dünyasının toplumsal eşitlikle ilgili projelerinde bu örneklerin dünyanın her yerindeki kızlara ulaştırılması, içinde bulunduğumuz iletişim çağında belki de en kolay hayata geçirilebilecek adımların başında gelir.