Koronavirüs salgınıyla mücadelede kadın liderlerin ortaya koyduğu kararlılık ve uygulanan yöntemler, tüm dünyaya örnek olacak nitelikte.
Koronavirüs ile mücadelede Almanya, Danimarka, Yeni Zelanda ve Tayvan başta olmak üzere kadın liderlerin ortaya koyduğu başarı, uzmanlar tarafından örnek gösteriliyor. Almanya’da başlatılan mücadele çalışmalarında Angela Merkel’in açık, şeffaf ve interaktif iletişim stratejisi büyük takdir topladı. Dört büyükler olarak tanımlanan İngiltere, Fransa, İtalya ve Almanya arasında, Almanya’nın ölüm oranlarının milyonda 33 gibi bir değere sahip olmasında liderlik rolünün önemi üzerinde duruluyor. New York Times gazetesinde, Almanya’nın laboratuvar çalışmalarındaki başarısı, yüksek miktarda test uygulanması ve sağlık sisteminin başarısında liderliğin önemine vurgu yapan bir makale yayınlandı. Yapılan araştırmalar, Alman vatandaşların yüzde 89’unun Merkel’in süreçteki tutumunu taktir ettiğini ortaya koyuyor.
Danimarka’da okullar açılıyor
Danimarka’da Başbakan Mette Frederiksen’in liderliğinde yürütülen çalışmalarda, 14 Mart’ta çok katı bir uygulamaya geçilerek okul, restoran ve kafeler kapatıldı. Aynı tarihte sınırdan geçişler de engellendi. Mette Frederiksen, bir gün sonra ekonomik paket açıklayarak, çalışan maaşlarının yüzde 75’ini ve saatlik çalışan ödemelerinin yüzde 90’ını güvence altına aldı. 15 Nisan itibarıyla Danimarka Hükümeti kısıtlamaları hafifleteceğini, anaokul ve ilkokulların açılacağını duyurdu.
Yeni Zelanda’nın başarısı
Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern, ülkenin sınırlarını 19 Mart'ta kapattı. İki gün sonra ise, dört aşamalı bir biçimde sokağa çıkma yasağı uygulanmasını sağladı. Bunun öncesinde vatandaşlara 48 saatlik bir hazırlık süresi verildi. Yeni Zelanda’da 11 Nisan 2020 verilerine göre; 1312 vaka oluştu ve ölüm sayısı 4 oldu. 4.7 milyonluk nüfusa sahip Yeni Zelanda’da bu yöntemlerin uygulanmasında nüfusun az olmasının da önemi büyük. Jacinda Ardern’in süreçte uyguladığı yöntem ve stratejilerle nüfusun yüzde 88’inin güvenini kazandığı belirtiliyor.
Tayvan’ın başarısında da liderliğin önemi var
Tayvan, virüsün merkezi olarak görülen Çin’e yakınlığına rağmen, enfeksiyon konusunda bölgenin en düşük oranlarında kalmayı başardı. Bu sonuçlarda, Tayvan’ın ilk kadın Cumhurbaşkanı olan Tsai Ing-wen’in büyük rolü olduğu düşünülüyor. Tayvan’da, Çin Hükümeti henüz resmi olarak koronavirüs açıklaması yapmadan önce tedbirler alınmaya başlandı. Wuhan'dan gelen yolcular kontrol edildi. Çin'in bazı uçuşları henüz hiçbir Asya ülkesi farkında değilken askıya alındı. Maske satışlarına sınırlama getirildi ve nüfusun maskelere eşit ulaşımı sağlandı. Başkent Taipei'deki bütün halka açık binaların girişine el dezanfektanları yerleştirildi. Vatandaşlara ücretsiz oyunlar, gıda ürünleri, dezenfektan gibi malzemeler içeren yardım paketleri ulaştırılarak evde kalmaları sağlandı.