UN Women'ın sivil toplum ortağı KAMER, depremin ilk gününden beri bölgedeki kadınların, kız çocukları ve ailelerinin ihtiyaçlarını karşılamak için çalışıyor.
6 Şubat’ta meydana gelen ve Türkiye’nin 11 ilini etkileyen depremlerin ardından kamu kurumları, sivil toplum kuruluşları, gönüllüler, evlerini ve sevdiklerini kaybeden yüzbinlerce insana destek olmak için bölgede seferber oldu. 2005 yılında Diyarbakır’da kurulan kadın örgütü KAMER Vakfı da bunlardan biri. Güneydoğu Bölgesindeki 21 şubesi ve geniş ağı sayesinde hemen harekete geçen Vakıf, depremin olduğu ilk günden bu yana binlerce kişiye ulaştı.
“Kamu kurumlarını bilgilendiriyoruz”
KAMER Başkanı Nebahat Akkoç, kadınlar ve kız çocuklarına yönelik hijyenik ped, iç çamaşırı, çocuk bezi ve diğer temel ihtiyaç maddelerinden oluşan yardım paketlerini her gün dağıttıklarını söyledi. Akkoç yaptıkları çalışmalardan şöyle bahsetti: “Toplumsal normlar nedeniyle bölgedeki kadınlar ped, iç çamaşırı gibi hijyen ürünlerini istemekten çekiniyor. Pek çok kadın ve kız çocuğu, bir kadın örgütü olduğumuz için bu tür malzemeler için bizi arıyor. Çünkü ihtiyaçlarını bizimle daha rahat konuşabileceklerini düşünüyorlar. Kadınların bize gelen ihtiyaç ve talepleri konusunda kamu kurumlarını da bilgilendiriyoruz. Kadın örgütü olarak sahadayız ve tüm kadın ve kız çocuklarının haklarını savunuyoruz.”
“Daha fazla desteğe ihtiyaç var”
Avrupa Birliği ve UN Women’ın desteğiyle ‘Biz de Varız’ projesini uygulayan KAMER Vakfı, proje kapsamında yaklaşık 14 aydır, bölgedeki kadınlara psikolojik destek sağlıyor. Yaşananlardan sonra KAMER, depremden etkilenen kadın ve kız çocuklarına destek olmak üzere projenin kapsamını genişletti. Bölgede acil psikolojik desteğe ihtiyaç olduğunu söyleyen Akkoç şöyle devam etti: “Kadınlar ve kız çocukları sevdiklerini ve evlerini kaybetti. Hayatları dramatik bir şekilde ve aniden değişti. Desteğimizin kadınların travmalarından kurtulmalarına yardımcı olmasını umuyoruz. Ancak çok daha fazla desteğe ihtiyaç var.”
İyileşme süreci uzun vadeli olabiliyor
KAMER Vakfı, ‘Biz de Varız’ projesiyle, çok dilli ve online psikolojik danışmanlık ağıyla, eğitim haklarından ya da eşit fırsatlardan mahrum bırakılmış, düşük gelir düzeyine sahip, dil engeli yüzünden iletişim sorunları yaşayan kadınlara destek oluyor. Psikolog, psikoterapist ve süpervizör Sevil Bremer, “Doğal afetler bireyin fiziksel, sosyal, duygusal ve ruhsal açıdan iyi hissetmesini olumsuz etkileyebilir. Yaşadıkları ile baş etmekte zorlanan kadınlar için psikolojik destek çok önemli. Bu dönemlerde iyileşme süreci uzun vadeli olabiliyor” dedi. Kadınlara destek verecek olan psikologlara süpervizörlük yapan Bremer, “KAMER çatısı altında 10 psikologdan oluşan grubumuzla depremden etkilenen kadınlara psikolojik yardım için hazırlık toplantısı yaptık ve ihtiyaçları belirledik. Psikolojik ilk yardıma ihtiyaç duyan kadınlar ile psikolojik destek çalışmalarına başladık” dedi.
“Kadınların farklı ihtiyaçlarını düşünmek önemli”
Sevil Bremer sözlerini şöyle tamamladı: “Kadınlar hali hazırda yaşadıkları sorunlar ve mevcut eşitsizlikler dolayısıyla deprem gibi afetlerden daha farklı etkileniyor. Kadınların farklı ihtiyaçlarını düşünmek, etkili bir müdahale ve iyileşme için hayati önem taşıyor.” ‘Biz de Varız’ projesi, Avrupa Birliği’nin finansal desteğiyle UN Women tarafından uygulanan ‘Toplumsal Cinsiyet Eşitliği için Güçlü Sivil Alan’ projesi kapsamında KAMER Vakfı tarafından yürütülüyor. Depremden etkilenen kadınlara, kız çocuklarına ve ailelerine destek olmak için linkteki Bağış Yap’a tıklamak mümkün.
https://donate.unwomen.org/en