Aygaz, koronavirüsle mücadele sürecinde kadınların içinde bulunduğu zorluklara destek amacıyla bir dizi çalışma başlattı. BM Kadın Birimi Türkiye Ofisi ile hazırladığı içerikle Aygaz, salgınla mücadele sürecinin kadınların iş ve sosyal hayatına etkileri, karşı karşıya kalınan zorluklar ve yardım alınabilecek kanallar hakkında bilgi veriyor.
Koç Topluluğu'nun toplumsal cinsiyet eşitliği çalışmaları kapsamında, 2016'da Birleşmiş Milletler Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Kadının Güçlenmesi Birimi ortaklığında oluşturulan ‘Kadının Güçlenmesi Prensipleri’ne imza atan Aygaz, koronavirüsle mücadele sürecinde kadınların içinde bulunduğu zorluklara destek olmak amacıyla bir dizi çalışma başlattı. Yapılan açıklamaya göre; Aygaz ve BM Kadın Birimi Türkiye Ofisi iş birliği ile hazırlanan içerikler, salgınla mücadele sürecinin kadınların iş ve sosyal hayatına etkileri, onların karşı karşıya kaldıkları zorluklar ve yardım alabilecekleri kanallar konusunda bilgi veriyor.
Bayi kanalı bu kez kadın için çalışıyor
Aygaz bayileri aracılığıyla kadın müşterilere bu dönemde artan şiddetle ilgili bilgilendirici broşürler dağıtılırken, e-posta ve SMS'ler; Aygaz izinli müşteri veri tabanında bulunan kadınlarla paylaşılıyor. Hizmet hattını arayan kadınlara aile içi şiddete uğramaları durumunda yardım almak için başvuracakları kurumlar ve telefon numaraları hakkında bilgi veriliyor. Ayrıca, Opet iş birliğiyle otogaz istasyonlarının tuvaletlerine bilgilendirici etiketler yerleştiriliyor.
Salgının sosyal ve ekonomik etkilerine dikkat çekiliyor
Küresel salgının yaşandığı bir dönemde, dayanışma ve karşılıklı anlayışın kaçınılmaz olduğuna dikkat çeken Aygaz, BM Kadın Birimi Türkiye Ofisi tarafından hazırlanan, koronavirüsün kadınlar üzerindeki sosyal ve ekonomik etkilerini aktaran bilgilendirici içerikleri paylaşarak toplumsal farkındalığı artırmayı amaçlıyor. Dünyanın yaşadığı sürecin sadece bir sağlık tehdidiyle sınırlı olmadığına dikkat çekilen çalışmada, koronavirüsün toplumun tüm kesimleri ve ekonomiler için tehdit oluşturduğu belirtiliyor. Bununla birlikte, bu süreçten en çok etkilenen kesimin, ücretli ya da ücretsiz tüm bakım işlerinin merkezinde olan kadınlar olduğuna vurgu yapılıyor.
Ayrımcılık daha da görünür hale geliyor
Açıklamaya göre; kadın ve erkekleri farklı şekilde etkileyen koronavirüs gibi salgın hastalıklar, toplumda kadın ve kız çocuklarına yönelik mevcut eşitsizlikleri artırırken, engelliler ve yoksullar gibi kırılgan gruplara yönelik dolaylı ve doğrudan ayrımcılıkları daha görünür hale getiriyor. Buna göre; ülkemizin özellikle içinde bulunduğu dönemde büyük özveriyle çalışan doktorların yüzde 50'sini, hemşirelerin yüzde 70'ini, ebelerin tamamını, dünyada ise sağlık ve sosyal hizmet sektörlerinde çalışanların yüzde 70'ini kadınlar oluşturuyor. Çalışmada, kadınların ev ve bakım işlerini erkeklere oranla üç kat daha fazla üstlenmiş durumda olduğu bu rakamın Türkiye'de beş kata kadar ulaştığı kaydediliyor.