TÜSİAD’ın ‘Toplumsal Cinsiyet Eşitliği’ raporunda, kadının istihdama katılımının gündemin en önemli maddesi olduğu vurgulandı.
Hükümetin, Türkiye’deki okul öncesi eğitim ve bakım kurumlarının yaygınlaştırılması çalışmalarına Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği’nden (TÜSİAD) destek geldi. TBMM’ye ‘Toplumsal Cinsiyet Eşitliği’ raporu sunan dernek, kadının istihdama katılımının ülke gündeminin en önemli maddesi olduğunu vurguladı. TÜSİAD, kadınların istihdama katılamaması ve Türkiye’nin OECD (Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü) ülkeleri arasında son sıralarda yer almasının nedenlerini ise; eğitime erişimde fırsat eşitsizliği, beceri uyumsuzluğu, toplumsal normlar, çocuk ve yaşlı bakımının ailede kadından beklenmesi, kadınların ücret düşüklüğü ve cam tavan sendromu şeklinde sıraladı.
Kadının iş gücüne katılımı yüzde 32.8
Kadının iş gücüne katılımının yüzde 32.8’de kaldığına dikkat çekilen raporda genç kadın nüfusunun ne eğitimde ne de çalışma hayatında olduğu, bunun büyük tehdit oluşturduğu kaydedildi. Raporda; ‘15-24 yaş genç kadınların yüzde 42.4’ü ne eğitimde ne istihdamda ne de herhangi bir mesleki eğitimde yer alıyor. Bu oran, erkeklerde yüzde 17.4 seviyesinde’ denildi.
10 milyon kadın ev işi nedeniyle çalışamıyor
10 milyon kadının ev işleri ve bakım sorumluluğu nedeniyle çalışma hayatına katılamadığının vurgulandığı raporda, özellikle, kadınların çocuk sahibi olduktan sonra çalışma hayatından çekildikleri ve geri dönme oranlarının çok düşük olduğu kaydedildi. Raporda; “Bu bağlamda kreşlerin ve bakım hizmetlerinin yaygınlaştırılmasının çok kritik olduğunu ve bununla birlikte okul öncesi eğitimin zorunlu olmasının da önemli bir gereklilik olduğunu düşünüyoruz” ifadelerine yer verildi.
Kadınlar kayıt dışı çalışıyor
Kadınların daha çok güvencesiz, kayıt dışı, düşük ücretli işlerde çalıştıklarının kaydedildiği raporda, “Araştırmalar, örneğin çocuk bakımı ve eğitiminde yapılacak yatırımın istihdam yaratma potansiyelinin, inşaat sektöründe aynı miktarda yaratacağı istihdam oranının 2.5 kat fazla olduğunu gösteriyor” denildi.
Okul öncesi eğitim ücretsiz olmalı
‘Toplumsal Cinsiyet Eşitliği’ raporunda yer alan öneriler ise şöyle:
*Türkiye’de kreş arz ve talebini geliştirmeye yönelik bütüncül bir kamu politikası hayata geçirilmeli.
*MEB’in 2023 Vizyonu’nda hedeflendiği gibi ilkokul öncesinde 1 yıl okul öncesi eğitimin zorunlu olması önemli ve kademeli olarak daha erken yaşlar için zorunluluk kapsamı genişletilmeli. Kamu bu hizmeti ücretsiz sunmalı.
*Kreşlerin yaygınlaştırılması belediyelerin görev alanlarına dahil edilmeli ve kreşlerin kurulum ve işletme giderleri için belediyeler desteklenmeli. Kreş kuruluş ve işleyiş esaslarının kolaylaştırıcı olması bakımından ilgili mevzuat ve standartlar gözden geçirilmeli.
*İşletmelerin çalışanlara sağladığı kreş desteklerinin kreş çeki kullanarak verilmesinin önü açılmalı.