AÇEV’in yaptığı ‘Türkiye’de Babalık Araştırması’na göre, babaların yüzde 91’i çocuk bakımının öncelikli olarak annenin görevi olduğunu düşünüyor.
Türkiye ve Batı Balkanlar’da kadına yönelik şiddetin sona erdirilmesine ilişkin Avrupa Birliği-BM Kadın Birimi (UN Women) bölgesel programı ‘Normların Uygulanması, Zihniyetlerin Değiştirilmesi’ kapsamında başlatılan Baba Buluşmaları tamamlandı. Anne Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV) tarafından yürütülen Baba Destek Programı’nın, koronavirüs salgını koşulları için dönüştürülen ve Aralık 2020-Nisan 2021 tarihleri arasında çevrim içi olarak gerçekleştirilen Baba Buluşmaları ile babalığın ve çocukların gelişiminin desteklenmesi amaçlandı. Anne Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV), koronavirüs salgını süresince ailelerin evde daha fazla vakit geçirmesi nedeniyle ihtiyaç sahibi haneleri güçlendirmek, çocukların gelişiminde önemli rolleri olan anne ve babaların ebeveynlik becerilerini desteklemek amacıyla babalar için çevrim içi ‘Baba Buluşmaları’nı başlatmıştı. Aralık 2020-Nisan 2021 tarihleri arasında çevrim içi olarak gerçekleştirilen ‘Baba Buluşmaları’, katılımcıların evlerine gönderilen, içlerinde çocukların gelişimi için gerekli temel materyallerin olduğu kutular aracılığıyla desteklendi. Haftalık olarak açılan 8 farklı paketin yer aldığı kutularda çocuklar için abaküs, tangram, oyun hamuru, boya kalemi, hikâye kitabı gibi farklı gelişim materyalleri ve ebeveynler için kılavuzlar yer aldı. Baba Buluşmaları ortalama 10 hafta boyunca haftada bir kez 50 dakika süren çevrim içi toplantı formatında gerçekleştirildi. Toplamda 189 babanın katılımıyla 15 ‘Baba Buluşması’ grubu tamamlandı.
“Baba olarak rolümde bilinçlendim”
Buluşmaların tamamlanmasının ardından çocuklar ve eşleriyle birlikte çevrim içi sertifika törenlerine katılan babalar bu buluşmaların evdeki hayatlarını nasıl desteklediklerini anlattı. Katılımcı babalardan İsmail Güneşli, “Eşim beni ‘Baba Buluşmaları’na yazdırmış. Farkında değildim, bana söylemesi sürpriz oldu. İlk başta katılmaya isteksiz olsam da, haftalar geçtikçe bana ne kadar yardımcı olduğunu görmeye başladım. Kızımla aramızdaki diyalog gelişti. Baba olarak rolüm konusunda daha çok bilinçlendim” dedi. Bulut Yılmazer ise; “Baba Buluşmaları bana daha sabırlı, sakin ve düşünerek davranmayı öğretti. Ayrıca çocuklarıma ve eşime karşı daha anlayışlı olmamı sağladı. Oyun oynayarak, sosyal aktiviteler yaparak ve aktif iletişim kurarak ailemle kaliteli zaman geçirmenin önemini gördüm” diye konuştu. BM Kadın Birimi’nden Proje Analisti Irmak İnan Çınar ise şunları söyledi: “Koronavirüs salgını boyunca kadınların ev işleri ve bakım sorumlulukları erkeklere göre daha fazla arttı ve cinsiyete dayalı ev içi iş bölümü devam ediyor. Bu nedenle, erkeklerin ev işlerini ve çocukların bakım sorumluluklarını paylaşmalarını teşvik etmek için AÇEV'i destekliyoruz.”
Hane halkı arasındaki eşitsizlik arttı
AÇEV’in yaptığı ‘Türkiye’de Babalık Araştırması’na göre, babaların büyük çoğunluğu (yüzde 91) çocuk bakımının öncelikli olarak annenin görevi olduğunu düşünüyor. Babanın çocuğun bakım ve gelişim sorumluluğuna katılmaması, ailedeki görevlerin eşitsiz dağılımına da neden oluyor. Böyle bir durum da, yalnızca çocuklar için cinsiyet eşitsizliğini pekiştiren rol modelleri görmelerine yol açmakla kalmıyor aynı zamanda bakım ve ev işlerinin orantısız sorumluluğu nedeniyle kadınlar için genel bir dezavantaja da neden oluyor. AÇEV’in Baba Destek Programı, erkekleri hem çocuğun bakım ve gelişim sorumluluklarını hem de ev içi sorumlulukları üstlenmeleri konusunda teşvik ediyor ve destekliyor. AÇEV Genel Müdürü Burcu Gündüz Maşalacı konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Koronavirüs, erken çocukluk eğitimi ve bakımına erişimi daha da zorlaştırarak, hane halkı arasındaki eşitsizlikleri artırdı. Hanelerin bir öğrenme ortamı olarak güçlendirilmesi, evde fiziksel ve psikolojik refahın sürdürülmesi ve ev işlerinin adil bir şekilde bölüşümünün desteklenmesi AÇEV’in bu dönemdeki en önemli önceliği oldu. Haftalık buluşmalarımızda ebeveynlerin yaşadıkları zorlukların üstesinden gelmelerine yardımcı olmak için büyük çaba gösterdik. Uzun vadede, bu süreçte alınan derslerin erken çocukluk dönemi bakım ve eğitim hizmetlerine yapılacak yatırımları artırmasını ve her çocuğun hayata eşit fırsatlarla başlaması için bir kilometre taşı olmasını diliyoruz.”