2022 yılı boyunca toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda neler değişti, araştırmalar ne söyledi? Sizin için derledik.
- Dünya Bankası'nın Kadınlar, İş Dünyası ve Hukuk 2022 raporuna göre, küresel olarak erkek ve kadınların beklenen yaşam boyu kazançları arasındaki fark 172 trilyon dolar. Bu, dünyanın yıllık gayri safi milli hasılasının yaklaşık iki katı.
- BAREM'in global ortağı WIN International ile birlikte 39 ülkede gerçekleştirdiği ‘2022 Toplumsal Cinsiyet Eşitliği’ araştırmasına göre; dünyada ve Türkiye'de işyerlerinde eşitlik henüz sağlanabilmiş değil. Erkekler, dünya genelinde yüzde 64, Türkiye'de yüzde 60 oranında iş yerinde eşitlik olduğuna inanırken, kadınlar arasında bu oran dünyada yüzde 55'e, Türkiye'de ise yüzde 48'e geriliyor.
- Dünya Ekonomik Forumu’nun (World Economic Forum- WEF) Küresel Cinsiyet Eşitsizliği raporu, nun Dünya genelinde tam cinsiyet eşitliğine ulaşmak için önümüzde 132 yıl olduğu öngörülüyor. Buna göre, ekonomik katılım alanındaki eşitsizliğin aşılmasının önünde 151 yıl, siyasal güçlenmenin sağlanmasında 155 yıl, eğitime erişimde eşitlik için ise 22 yıl gerekiyor.
- McKinsey’in 25.000 çalışanla birlikte gerçekleştirdiği Amerikan Fırsat Anketi’ne göre, erkeklerin yüzde 61’ine uzaktan çalışma fırsatı sunulurken, kadınların sadece yüzde 52’si aynı şeyi söyleyebiliyor. Ankete göre, trans ve kendini belirli bir cinsiyette tanımlamayan bireyler içinse uzaktan çalışabilme şansı daha da zayıf. Ankete göre söz konusu kesimin sadece yüzde 32’sine uzaktan çalışma imkânı sunuluyor.
- Anneliğe geçiş, yöneticilerin bakım üstlenen kadın çalışanlarıyla ilgili algılarını da etkiliyor. Anne olan kadınlar, anne olmayanlara göre ortalama %10 daha düşük yetkinlik derecesi alıyor ve işe alım için tavsiye edilme olasılıkları altı kat daha düşük. Ayrıca, erkeklerin %26’sı ebeveynliğin ilk beş yılında terfi eder ya da daha iyi bir işe geçerken, kadınlarda bu oran sadece %13 (Kaynak: BBC Türkçe)
- CEİD Endeksine göre 86.3 skor ile Norveç, toplumsal cinsiyet eşitliğinin en fazla hayata geçtiği ülke iken, Güney Kore 55.1 ile en eşitsiz ülke. Türkiye, 36 ülke arasında 56.5 endeks değeriyle 35. sırada yer alıyor. İlk 3 ülke, Norveç, İsveç, Avusturalya iken, sıralamadaki son 3 ülke Japonya, Türkiye ve Güney Kore.
- 2021 Yönetim Kurulunda Kadın Türkiye Raporu’ na göre Borsa İstanbul'a (BIST) kayıtlı 420 şirketin yönetim kurullarında yaşanan değişimin ele alındığı rapora göre yönetim kurullarında 2020 yılında yüzde 17 olan kadın oranı, artması beklenirken yüzde 16,7 seviyesine geriledi. BIST şirketlerinin 134'ünün (yüzde 33,1) yönetim kurullarının tamamı erkeklerden oluştu. (Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Forumu)
- Beko’nun Konda iş birliği ile Türkiye çapında gerçekleştirdiği “İstihdam ve Girişimcilikte Kadın” adlı araştırmaya göre her 4 kadından 3’ü kurduğu girişimi devam ettiriyor. Araştırmaya katılan kadınların kurdukları işleri devam ettirme oranı yüzde 73 ile erkeklerden daha yüksek.
- Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) bulgularına göre iş bulma konusunda genç kadınların genç erkeklere göre ‘daha kötü durumda’ olduğunu da gösterdi. Buna göre, 2022 yılında her 10 genç kadından üçünün çalışması beklenirken genç erkekler için bu sayı her 10 kişiden dördünden fazla. (Gençlik için Küresel İstihdam Trendleri 2022)
- Avon’un üç kıtada sekiz ülke üzerindeki kadınlar ile yaptığı küresel bir araştırmaya göre; kadınların yüzde 57’si gelecek konusunda endişeli ve yüzde 35’i finans konusunda kontrolü kaybetmiş gibi hissediyor. Yine araştırmaya katılan kadınların üçte birinden fazlasını oluşturan yüzde 34’lük kısmı, ailelerine yeterince ekonomik destek olamadıkları için suçluluk duyuyor.
- Ben Seçerim Derneği’nin, KONDA ile yaptığı kadın siyasetçilere yönelik toplumsal algı araştırmasına göre, toplumun yüzde 62’si, kadınların yüzde 71’i ve erkeklerin yüzde 54’ü kadın siyasetçi artınca Türkiye’nin gelişeceğini ve daha iyi bir toplum haline geleceğini düşünüyor.
- Pew Araştırma Merkezi tarafından yapılan bir ankette, erkeklerin %20’si iklim değişikliğinin “sorun olmadığını” söylerken, kadınların sadece %8’i aynı fikirde. Ancak kişi başına düşen GSYİH azaldıkça kadın ve erkek arasındaki uçurum daralıyor. Dünyanın en büyük beşinci ekonomisi olan Britanya’da, erkeklerin %11’i, kadınların ise %4’ü iklim değişikliği konusunda endişe duymadıklarını söylüyor. Fark, Güney Afrika’da daha da daralarak sadece yüzde ikilik bir farka düşüyor. Dünyanın en yoksul ülkelerinden biri olan Uganda’da ise veriler biraz farklı. Ankete katılan kadınların %2,4’ü, erkeklerin ise %1,7’si iklim değişikliğinden endişe duymadıklarını söyledi.