Bu yıl 47’ncisi düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu 17-20 Ocak tarihlerinde Davos’ta gerçekleştirildi. Popülizmin yükselişinden küresel ekonomik gündeme birçok konuya dair yaklaşık 400 oturumun yapıldığı Forum’da son derece önemli başlıklar ele alındı. Bunlar arasında en öne çıkanları ise; ABD’deki yeni yönetimin küresel sistemde yaratacağı etkiler, Çin’in küreselleşme, inovasyon ve iklim değişikliği konusunda lider olarak yükselişi, dijital teknolojiler yoluyla hızla gelişen Endüstri 4.0 ve sürdürülebilir kalkınma için duyulan ihtiyacın her geçen gün artmasıydı.
Forum’da iş dünyası açısından önemli etkinliklerden biri Better Business, Better World (Daha İyi İş, Daha İyi Dünya) raporunun açıklanmasıydı. Raporda yer alan en çarpıcı bilgilerden biri; sürdürülebilir ve kapsayıcı piyasa unsurlarının hayata geçirilmesiyle 2030 itibariyle iş dünyasında en az 12 trilyon dolar artı değer yaratılabileceği, bunun da çoğunluğu gelişmekte olan ülkeler olmak üzere 380 milyon istihdam yaratacağı öngörüsüydü.
Forum’da açıklanan diğer önemli bir araştırma ise Edelman Güven Barometresi (Edelman Trust Barometer 2017) sonuçları oldu. 28 ülkenin vatandaşlarının katıldığı araştırmanın sonuçlarına göre; hükümet, iş dünyası ve medya kurumlarına yönelik güven hızlı bir düşüşte. Katılımcıların %53’ünün dünyanın adaletsiz bir yer olduğuna inandığı ve geleceğe dair umutlu olmadığı araştırmada; CEO’ların güvenilirliğinin şimdiye kadarki en düşük puana gerilediği belirtildi. Bununla birlikte, katılımcıların özellikle çalışanlara iyi muamele, kaliteli hizmet-ürün sunma ve müşterileri dikkate alma konularında iş dünyasından beklentilerinin oldukça yüksek olduğu sonucu elde edildi.
Her yıl Forum’da açıklanan Küresel Risk Raporu’nun (Global Risk Report 2017) bu yılki sonuçları da paylaşıldı. En yüksek 5 risk olarak aşırı iklim olayları, geniş kapsamlı zorunlu göç, büyük doğal felaketler, geniş kapsamlı terörist saldırılar, geniş çaplı veri dolandırıcılığı/hırsızlığını belirten rapor, çevresel risklere listede en yukarıda yer vermesiyle dikkat çekti.
Davos’ta çatı örgütümüz Dünya Sürdürülebilir Kalkınma İş Konseyi (WBCSD) de 2016 Risk Yayını’nı (2016 Risk Publication) duyurdu. Yayında, şirketlerin %89’unun sürdürülebilirliğin işleri üzerinde önemli bir etkiye sahip olduğunu belirttikleri, kendi risk yönetimi uygulamalarını yeterli bulanların oranının ise %70 olduğu vurgulanıyor. Dikkat çeken sonuçlardan bir tanesi de sürdürülebilirlik raporlamasında önemli sürdürülebilirlik risklerini ortaya koyan şirketlerin yalnızca %29’unun yasal beyanlarında da bu riskleri paylaştıklarının ortaya konması oldu. Bu veriden yola çıkılarak yayında özellikle şeffaflık ve kurumsal yönetişim konusunda önemli yönlendirmeler yer alıyor.
Davos'ta iş dünyası için bu yılın en önemli vurgusunun "sürdürülebilirlik", en önemli mesajının ise 17 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi'ni kullanarak özel sektörün sürdürülebilir ve kapsayıcı bir dünyaya çok önemli bir katkı sunarken aynı zamanda yeni pazarlar yaratabileceği ve daha fazla kar elde edebileceği mesajı olduğu söylenebilir.